Cumhurbaşkanı seçimlerinin ikinci tur adayları Emmanuel Macron ile Marine Le Pen arasında çetin bir düello başladı. Marine Le Pen sık sık Emmanuel Macron’a beş yıllık bilançosu üzerinde saldırırken, Macron Le Pen’in seçim programındaki çelişkilerle cevap verdi. Programın modetörlüğünü yapan Lea Salame ile Gilles Bouleau tartışma programı için seçilen temalar için ayrılan zamana riayet edilmesi konusunda sık sık ikiliyi uyarmak zorunda kaldı.
Yeni cumhurbaşkanını seçmek için Pazar günü sandık başına gidecek olan Fransızlar, ikinci tura kalan adaylar arasında yapılan yeni bir düelloya tanıklık etti.
Organizasyonu France 2 ile TF1 kanalları tarafından yapılan tartışma programı saat 21’de başladı. Programın başında Emmanuel Macron oldukça sakin görünürken Marine Le Pen’in ise tedirginliği yüzünden okunuyordu.
Marine Le Pen, program başında sorulan « Neden Marine Le Pen en iyi Cumhurbaşkanı olacak » şeklindeki soruyu « Adaletin, kardeşliğin, uyumun başkanı olacağım » cevabını verdi.
Emmanuel Macron ise aynı yöndeki soruyu, « Hatırlayın zor bir Covid dönemi geçirdik sayın Le Pen ancak yinede ayakta kaldık. Fransa yatırım, araştırma, kültür ve eğitim noktalarında büyümeye devam edecek. Ekoloji alanına vereceğimiz ağırlık sayesinde büyük güç olacağız » şeklinde cevaplandırdı.
Fransızların alım gücüne nasıl bir katkı yacağı yönündeki soruya Macron’un 5 yıllık bilançosu üzerinden saldıran Marine Le Pen, « Sayın Macron’un yapmadığını yapacağım ve akaryakıt üzerindeki vergileri düşüreceğim. 30 yaş altındakileri gelir vergisinden muaf olmalarını sağlayacağım. Politika bir seçim yapma sanatıdır. Aylık alım gücüne yapacağım tercihlerle en az 150 Euro kadar arttıracağım » dedi.
Şu anda krizi çözme yöntemlerinin uygulandığını belirten Macron, Fransızların enerjiye bağımlılığını azaltmak için konutların yenilenmesine devam edileceğini ve enerji tasarrufuna gidileceğini söyledi.
İşsizliği düşürmeyi başardıklarını belirten Macron, işsizliği şu andaki seviyede tutacağını ve çalışanlara sosyal aidatlar ile vergiden muaf 6 bin Euro’ya kadar prim verilmesi için işverenleri teşvik edeceğini söyledi.
Macron’un prim teklifine tepki gösteren Marine Le Pen, « Ben asgari ücretin 3 katına kadar maaş alan çalışanların maaşlarının arttırılması için işverenleri teşvik edeceğim. Ev kiralamak isterseniz veya bankadan kredi çekmek isterseniz sizen maşanızı sorarlar. Primden bahsedenseniz size sadece gülerler » ifadelerini kullandı
Son 5 yılda Fransızların alım gücünü desteklemek için konut vergisi gibi birçok vergiden indirime gidildiğini hatırlatan Macron, enflasyon ve enerji yardımı gibi Fransızların alım gücüne destek için mali yardımların devam edeceğini söyledi.
Macron’un konuşmasını yarıda kesen Le Pen, « Bahsettiğiniz çekler enflasyonu yükseltir ancak. Esnaf ’nasıl olsa devlet yardım ediyor’ deyip fiyat indirimine gitmeyecektir » dedi.
Uluslararası ilişkiler ile Avrupa Birliği konusunda Macron 5 yıldan bu yana yürüttüğü tutumunu devam ettireceğini söyledi. Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik başlattığı saldırı karşısında Ukrayna’nın yanında yer aldığını belirten Macron, Rusya’ya yönelik yaptırımların doğru olduğunu ifade etti.
« Rus gazını bloke etmeniz doğru bir yöntem değil. Rusya gazını satacak başka ülkeler bulacak. Biz ise harakiri yapıyoruz. Sonuçları Fransa için felaket olur » ifadelerini kullanan Marine Le Pen, bununla birlikte Rusya’ya karşı alınan tavırı doğru bulduğunu, Ukrayna ile Ukrayna halkının yanında durduğunu söyledi.
Marine Le Pen’in Rusya ile ilgili doğru konuşmadığını belirten Macron, « Kırım’ın bağımsızlığını tanıyan ilk kişiydiniz. Putin bile sizden sonra tanıdı. Bunu neden yaptınız? Bu bizim için kötü bir durumdu. Neden yaptığınızı biliyorum. Çünkü bir Rus bankasından kredi almıştınız ve Rusya’ya bağımlıydınız. Putin’e bağımlıydınız » şeklinde rakibine yüklendi.
Fransız bankalarından kredi alamadığını ve bu yüzden yabancı bankalara başvurduğunu söyleyen Le Pen, « Siz Fransız bankalarından kredi almamızı engellediniz » şeklinde Macron’u suçladı.
Avrupa Birliği konusunda Macron, Fransa ve Almanya’nın liderliğinde ilerleyen Avrupa Birliğini desteklemeye devam edeceğini söyledi. Macron, « Güven üzerine kurulu bir Fransa-Almanya çiftine ihtiyacımız var. Avrupa bizi güçlendirecek. Avrupa Birliği anlaşmaları sayesinde Avrupa’da ürettiğimiz aşıyı hem kendimiz için kullandık hem de başka ülkelere verdi. Avrupa Birliği sayesinde salgın döneminde dayanışma fonu oluşturuldu » dedi.
Cumhurbaşkanı seçildiğinde Fransa’nın Avrupa Birliği’nde kalmaya devam edeceğini söyleyen Marine Le Pen, « Avrupa Birliği’nin kalma düşüncesinde hemfikirim. Ancak serbest dolaşım ve serbes ticarete karşıyım. Diğer ülkelerden Fransa’ya çalışanların sosyal aidatları burada değil kendi ülkelerinde ödeniyor. Ben buna karşıyım. Birliğin içinde köklü değişikliklere gideceğim. Şu anki sistemi kaldırım Uluslar Birliği kuracağım » dedi.
Macron’un Le Pen’in sözlerini sık sık kesmesi üzerine araya giren gazeteci Lea Salame, “Mösyö Macron, lütfen. Söz hakkı sayın Le Pen’de. Kendisi sizden 2 dakika geride şu an söz hakkı kendisinde ancak hala siz konuşuyorsuzun” şeklinde adalet dağıttı.
Le Pen’in sözlerine sert tepki gösteren Macron, « Sisteminizde kararı tek başınıza vermeyi hedefliyorsunuz. Fransızların başka ülkelerde çalışmalarına karşı değilsiniz ancak diğerlerinin Fransa’ya gelmesine karşısınız. Ulusların birliğini kurmayı düşünüyorsuzun. Ancak bu düşüncelerle tek başınıza kamp yaparsınız » ifadelerini kullandı.
Le Pen, Avrupa’da sıkışmış tüm Fransa’yı tüm dünyadan izole ettiği yönünde suçladığı Macron, “Beni içi kapanmakla mı suçluyorsunuz? Kamu alanında başörtüsünü yasaklacağınızı söyleyen, sınırları kapatacağını söyleyen sizsiniz” ifadeleriyle sert tepki gösterdi.
Emeklilik konusunda net cevap veren Marine Le Pen, « Açıkça söylüyorum, Fransız halkı 60-62 yaş arasında emekliye ayrılabilecek. Yaklaşık 40-42 yıl çalışan herkes bu yaş aralığında emekliye ayrılacak » dedi. Le Pen rakibi Macron’un emekli yaşını 65’e çıkarmaya yönelik projesini « dayanılmaz bir adaletsizlik » olarak yorumladı.
Fransa’nın en önemli sosyal haklarından biri olan emeklilik rejiminin devam etmesi için Fransızların daha uzun çalışmalarının elzem olduğunu vurgulayan Macron, rakibini bu konuda dürüst olmamakla suçladı. Emeklilik yaşının 2031 yılında 65’e çıkarılacağını belirten Macron, emeklilik sistemini korumak için vergileri arttırmak yerine emeklilik yaşını yükseltmeyi tercih ettiğini söyledi. Macron, bazı meslek dallarında zorluğa göre çalışanların daha erken emekliye ayrılmalarının mümkün olacağını ve minimum emekli maaşının da 1100 Euro’ya çıkarılacağını söyledi.
Emeklilik konusunda Macron’a yüklenen Le Pen, “Ne dediğinizi pek anlamıyoruz. Attal bir şey diyor, siz başka bir şey diyorsunuz. Kim kaç yıl çalışarak kaç yaşında emekli olacak belli değil” dedi.
Marine Le Pen’in « Siz devletin borçlarına 600 milyar Euro borç ekleyen bir başkansınız » şeklindeki ifadeye Macron, « Covid-19 salgını nedeniyle yapılan bir borçtur. Bu borcu tamamen üstleniyor. ’Neye mal olursa olsun’ sloganıyla Fransızları koruduk. Siz olsaydınız ne yapardınız? » şeklinde cevap verdi.
Finansın Mozart’tı
Marine Le Pen, ekonomik bilançosu üzerinden yüklendiği Macron’u « Finansın Mozartı’nın çok kötü bir ekonomik bilançosu var » dedi. Fransız ekonomisinin Uber sistemine geçtiğini ileri süren Le Pen, Macron’un uygulamaya koyduğu yemek teslimatı sektörüyle ekonomik bir büyümenin sağlanamayacağını ifade etti.
Tartışma boyunca sık sık birbirlerinin sözlerini kesen ikiliden Marine Le Pen konuşurken, Macron arada bir “Madame Le Pen, Madame Le Peeeeeeeen” şeklinde sesini yükseltmek zorunda kaldı.
Çevre ve ekoloji teması tartışılırken gerginlik had safhaya ulaştı. Macron Le Pen’i “şüpheci” olarak suçlarken, Le Pen Macron’u “ikiyüzlülükle” itham etti.
Eğitim konusunda Macron’a yüklenen Le Pen, “Okullarda güvenlik yok. Öğretmenlere saygı yok. Bazı öğrenciler diğer öğrencilerin geleceğine engel teşkil ediyor. Okullarda huzur ortamı sağlanmalı ve saygı yeniden inşaa edilmelidir” dedi.
Sağlık ve hastaneler konusunda rakibi Emmanuel Macron’u eleştiri yağmuruna tutan Marine Le Pen, “Covid salgını döneminde yaptıklarını güzel anlatıyorsunuz ama 15 bin sağlık çalışanını işinden ettiniz. Test yapmalarını kabul etmediniz, aşıya zorladınız. Hastanelerin çöküşünü seyrettiniz. Müdahale etmek için sağlık krizini beklediniz. Görünen o ki bu işinize yaradı.” dedi.
Le Pen’in eleştirilerine gülümseyen Macron ise sağlık sektörü ile hastanelere yönelik başlatılan reformlar ile yatırımlara devam edileceğini, kırsal bölgelerdeki doktor ve sağlık çalışanı sıkıntısının giderileceğini söyledi.
Okul ve eğitim teması konuşulurken, adayların ekonomik konulardan konuşmaya devam etmeleri üzerine çileden çıkan gazeteci Lea Salame, “Okuuuuul!” şeklinde sesini yükseltti.
Yabancılar konusunda rakibi Marine Le Pen’in denizaşırı topraklardan gelenlere atıfta bulunarak “ülkede çalışan yabancılar” şeklinde kırdığı potu kaçırmayan Macron, “Denizaşırı topraklar Fransa ama” dedi.
Fransa’da asayiş konusunda büyük bir “vahşileşme” ve “barbarlaşma”‘nın yaşındığını ifade eden Marine Le Pen, “Ülkenin güvenlik durumu berbat. Çok daha kötü sıfatlar kullanabilirim. Çünkü durum tam bir felaket. Ülke bir vahşet hali ile karşı karşıya” sözleriyle Emmanuel Macron’a iç güvenlik, kaçak göç konularında yüklendi.
Ülkeye anarşik ve kitlesel göçün geldiğini ileri süren Le Pen, cumhurbaşkanı seçilmesi durumunda Fransa’ya kimin geleceğine Fransızların karar vermesi için bir referanduma gideceğini söyledi. Le Pen, ülkeye kaçak yollarla gelenleri ülkelerine gönderip yasal yollardan gelebilirlerse geri gelmelerini söyleyeceğini ironik bir dille anlattı.
Fransa’da her 44 saniyede bir adli bir suçun işlendiğini iddia eden Marine Le Pen, Macron hükümetinin güvenlik ve asayiş politikalarını kabul edilemez olduğunu belirtti.
Macron, uzunu uzadıya kamu alında başörtüsünü yasaklayacağını ve bunu özgürlüğü savunmak için yapacağını söyleyen Marine Le Pen’e, “Peki kamu alanında tüm dinlere ait sembollerin kullanılmasını da yasaklayacak mısınız?” şeklindeki soruyu yöneltti. Le Pen soruyu geçiştirdi.
Fransa’da 4500 kadar polis fişlenmesine takılan Radikal İslamcı’nın, radikalleşmiş 570 caminin bulunduğunu ileri süren Marine Le Pen, “İslamcılık demokrasiye, kadın haklarına, eşitliğe saldıran bir düşünce yapısı. Şeriat’tın bir doğal sonucu. Radikal olduğu tespit edilen tüm camiler kapatılmalı, radikalleşmiş kişiler sınırdaşı edilmelidir” dedi.
Le Pen’in yabancı, İslam konusundaki düşüncelerine tepki gösteren Macron, “Terörizmden girip İslam’dan çıkıp konuyu yabancılara getirdiniz. Gerçekten anlayamadım. Anayasa’yı okuyorum ve bana kipayı da başörtüsünü de serbest bırakmayı emrediyor” dedi. Macron, “Aydınlanmanın ülkesi güzel Fransa sizin yüzünüzden dini sembolleri kamusal alanda yasaklayan ilk ülke olacak. Düşüncelerinizle iç savaş çıkaracaksınız” şeklinde rakibine yönelik eleştirilerine devam etti.
Güvenlik konusunda 2017’de verdiği sözleri yerine getirdiğini belirten Macron, “Güvenlik konusunda ben sözümü tuttum. 10 bin yeni polis ve jandarma personelini istihdam ettim. Güvenlik konuşulmaz, sağlanır sayın Le Pen” dedi.
Tartışmanın sonlarına doğru Lea Salame’nin, “Sayın Le Pen, birkaç saniyeniz var son sözlerinizi söylemek için” şeklindeki çıkışına, Marine Le Pen, “Kullanmayacağım, ona hediye ediyorum” şeklinde gülerek cevap verdi.
Tartışmanın kapanış konuşmasında seçmenleri sağduyululuğa davet eden Marine Le Pen, “spekülasyon yerine köklülüğü, küreselleşmeye karşı yerelliği, işlerimizin überizasyonu yerine işin değerini tercih etmeye” çağrı yaparak sözlerine son verdi.
Marine Le Pen’e saygı duyduğunu ancak partisi ve fikirleriyle mücadele etmeye devam edeceğini belirten Macron, “Bu seçim Avrupa Birliği’nin yanında olma veya karşısında olma seçimidir” ifadeleriyle son sözlerini söyledi.