İngiltere’de 2019 yılında geliştirilen robot sanatçı Ai-Da’nın biyonik eliyle çizdiği portre açık artırma yoluyla satışa çıkarıldı. Dünyada ilk kez bir robotun elinden çıkan bir sanat eseri satışa sunulacak.
Dünyanın en prestijli müzayede evlerinden biri olan Sotheby’s, 31 Ekim – 7 Kasım 2024 tarihleri arasında düzenleyeceği “sanat ve teknoloji” temalı özel çevrim içi müzayedede tarihî bir ilke imza atıyor. Bu etkinlik kapsamında, bir yapay zeka tarafından yaratılan ilk sanat eserlerinden biri açık artırmaya sunulacak. Bahsi geçen eser, humanoid robot sanatçı Ai-Da’nın biyonik eliyle imza attığı bir portre.
Robot Sanatçı Ai-Da Kimdir?
2019 yılında Oxford ve Birmingham Üniversiteleri’nden yapay zeka uzmanlarıyla iş birliği içinde İngiliz galerici Aidan Meller tarafından yaratılan Ai-Da, bugüne kadar geliştirilmiş en gelişmiş robot sanatçılardan biri olarak kabul ediliyor. İsmini 19. yüzyılın ünlü bilgisayar bilimi öncüsü Ada Lovelace’ten alan Ai-Da, otonom olarak hareket edip konuşabiliyor. Ai-Da’nın mekanik kolları, yüksek çözünürlüklü bir tarayıcı ve gelişmiş bir yazılımla donatılmış olup, gözleri yerine yerleştirilmiş kameralar aracılığıyla dünyayı algılayıp sanat eserleri üretebiliyor.
Ai-Da’nın önceki eserleri, Venedik Bienali, Londra’daki Tasarım Müzesi, Gize Piramitleri ve Birleşmiş Milletler gibi prestijli platformlarda sergilenmiş, hatta 2022 yılında İngiltere Parlamentosu’nun Lordlar Kamarası’nda bir konuşma yapmıştı.
Müzayedeye Çıkacak Eser: Alan Turing Portresi
Sotheby’s müzayedesinde satışı yapılacak olan eser, ünlü matematikçi ve yapay zeka öncüsü Alan Turing’in bir portresi. Eserin adı “AI God” (Yapay Zeka Tanrısı) ve 120.000 ile 180.000 Euro arasında bir fiyata alıcı bulması bekleniyor. Turing, 1940’lı yıllarda aşk mektupları yazabilen bir makine icat etmesiyle tanınıyor ve modern bilgisayar bilimi ile yapay zekanın temellerini atan isimlerden biri olarak kabul ediliyor.
Ai-Da, bu portresiyle Turing’in bilişim ve yapay zeka alanına olan katkılarını onurlandırmayı amaçlıyor. Portrede Turing’in yüzü ikiye bölünmüş bir şekilde tasvir edilmiş ve arka plandaki karanlık tonlar, eserin bir tür Rorschach testi havası yaratmasını sağlıyor. Bu estetik yaklaşım, yapay zekanın gücünün sınırlarını ve bu gücün insanlık için ne anlama geleceğini sorgulatıyor. Galerici Aidan Meller, bu eserle yapay zekanın çift yönlü doğasına dikkat çekmek istediklerini belirtiyor.
Yapay Zekanın Sanattaki Yükselişi
Son yıllarda yapay zeka, sanat dünyasında giderek daha fazla rol almaya başladı. İlk olarak 2018 yılında Obvious isimli sanatçı ve araştırmacı kolektifi tarafından geliştirilen bir algoritma ile yaratılan “Portrait d’Edmond de Belamy” isimli yapay zeka tablosu, New York’taki bir müzayedede 432.500 dolara satılarak büyük yankı uyandırmıştı. O tarihten bu yana yapay zeka tarafından üretilen eserler çeşitli sanat yarışmalarında ödüller kazandı ve bazen insan yapımı eserlerle karıştırıldı. Ama ilk kez bir robotun elinden çıkan bir sanat eseri, müzayede yoluyla satışa çıkarıldı.
Bu gelişmeler bazıları için endişe verici olabilir, ancak sanat tarihçileri ve uzmanlar, 19. yüzyılda fotoğrafçılığın da benzer tepkilerle karşılandığını, fakat bu yeniliğin geleneksel sanatların sonunu getirmediğini hatırlatarak yapay zekanın sanattaki yerini doğal bir evrim olarak görüyor.
Sanat dünyası, yapay zekanın yaratıcı süreçlere dahil olmasının ne anlama geldiğini tartışmaya devam ederken, Ai-Da gibi robot sanatçılar bu tartışmaların merkezinde yer almaya devam edecek gibi görünüyor.